Çarka Çomak Sokmak

Çarka Çomak Sokmak Ramazan Musluoğlu

Kalbin, bir sırlar mahzenidir. Ne meleklerin kalemi yazabilir, ne şeytanın pençesi bozabilir. İhlas, bu mahzenden içeridir ve hakikat pınarının kendisidir. Allah ile arandaki bir ant, bir yara ve küfre başkaldırıdır. O sır ki, ne vitrine sığar, ne pazarda satılır. Kalbinin en kuytu köşesinde saklıdır.

İhlas, kalbin isyanıdır; riyaya, sahteliğe, bu çağın iğrenç maskelerine karşı bir tokattır. O tokadı atmalı insan. Zira hakikat, ancak böyle bir kavgayla kazanılır.

İnsan; Allah'ın halifesi, alemin özüdür. Ona yeryüzünün emaneti verilmiştir. İnsanın gerçeği; ne tende, ne yüzde ne de banka hesaplarındadır. Halifelik; bir yük, ateşten bir taçtır. Lakin bu çağın insanının kalbi, zincire vurulmuştur. Zamanın çarkları, insanı gafletle öğütmektedir. O mukaddes emaneti unutmuş, özüne yabancılaşmıştır.

Modern sistem, kişiyi maddi refahın kölesi kılmak ister. Bu minvalde manevi olgunlaşmayı devre dışı bırakır. Bu sistem, kişiyi özünden koparır. Özünden kopan, halife olduğunu unutur. Tüketim canavarına çevrilmiş bu çağın insanı; yer, içer, fakat ruhu her daim açtır. Öyle bir açlık ki, gözünü toprak dahi doyurmaz. Hakikatin pınarı, ancak bu çağın küfrüne ve gafletine isyanla çağlayabilir. Ancak diriliş sancağını kalbine dikmeyen kimse, bu derdin sahibi değildir.

Söz dediğin nesne, kurşun da olur, nefeste; ya kalbi deler ya da hayat üfler. Allahın zikriyle yoğrulmayan söz, kalbi kirletir ve ruhu karartır. Bu çağın sözleri; gıybet, dedikodu, ve ümitsizliktir. Bu sözler, kalbindeki hakikat pınarını kurutur. Zira kalp, ümitle atar. Kalbinle, bu çağın isyanına isyan et! Sözünü tutmalı ki insan; rabbine bir avuç külle değil, bir ateşle varsın. Bu çağın sükutu, haykırmaktır. Zira bu çağ; sözüyle değil, suskunluğuyla öldürür.

"Adalet!" diye yükselen seslere aldanma. Adalet, kanundan önce insanın kalbinde başlar. Öfken şefkate, arzun iffete, düşüncen hikmete ne kadar dönüştüyse, senin adaletin o kadardır.

Gençlik dediğin bir volkan çağıdır. İçinde iman kıvılcımları, hakikat ateşi vardır. Her devirde bu ateşi körükleyenler süregelmiştir. Fatih Sultan Mehmet hazretlerinin harını körükleyen Akşemseddin Hazretleri, en güzel örneklerden birisidir. Bugünün büyükleri ise şikayet, eleştiri ve iğnelemeleriyle bu ateşi söndürmektedir. Gençliği bir suç makinesi sayıp, sözleriyle ezip geçmektedir. Oysa Efendimiz ﷺ On sekizinde Üsame b. Zeyd'i (r.a.) ordununun başına komutan yapmış; Hz. Ali (r.a.) Efendimizi ise çocukluğundan itibaren mühim görevlerle davasına yoldaş kılmıştır. Yüce Allah, bir kimseyi büluğa erdiğinde tam bir birey sayar. Lakin bu devrin insanı, on sekiz yaşındaki bir genci dahi muhattap almaz, sözüne kıymet vermez. Aramızda kuzu postuyla dolaşanlar, hakikati örten sözleriyle, gençliğin özündeki cevheri kirletenlerdir. Gençliğin; imanını, faziletini, meziyetini kirleten, işte bu murdar kurnadır.

Günah, aldanıştır. Ümitsizlik ise Kalbin, Rabbine sırt çevirmesidir. Kalbin ihaneti, işte bu ümitsizlikle başlar. Oysa Meziyet, güvenle doğar; fazilet ise muhabbetle gelişir. Bugünün yetişkinleri ise gençleri küçük görerek, kendilerini küçültmektedirler. Bilmezler ki, Mana otoritesi kuracak olanlar, kamil şahsiyetlerdir.

Bil ki Gönül, ihanetle değil hakikatle yaşar. hakikat, bir cenktir. Nefsine, dünyaya, sahteliğe karşı bir isyan, bir başkaldırıdır. Kalbinle bu cenkte yerini al ve haykır! Hakikati unuttuğunda, özünü bir pazar malı gibi sattığında, kalbinin sesini susturup dünyaya kulak verdiğinde, gönül kendi kalesini düşmana teslim eder.

Ramazan Musluoglu

İkaz: Her hakkı mahfuzdur. Bu sebeple yazının bu sayfadan başka bir yerde neşredilmesi yasaktır. Ancak kaynak gösterilmesi ve bu sayfaya doğrudan aktif bağlantı verilmesi şartıyla iktibas edilebilir. Eser sahibinin tayin ettiği usule bağlı kalmak suretiyle bu yazının her türlü neşri, 5846 sayılı Kanun hükümlerine tabidir.


Paylaş:

Önerilen Yazılar
Bir Gönül Seferi Ramazan Musluoğlu Düşünce Yazıları
Bir Gönül Seferi
Vahdeti Hakikat Zirvesi Ramazan Musluoğlu Düşünce Yazıları
Vahdeti Hakikat Zirvesi